Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Habertürk TV’de Hulia Hoknik’in sorularını yanıtlıyor.
Halkımızı kültür ve sanatla yoğun ve ulaşılabilir bir şekilde buluşturmak öncelikli hedefimizdir. Salgından en çok etkilenen sektörler kültür, sanat ve turizm oldu. Amacımız sanata destek anlamında birbiri ardına bir dizi etkinliği bir araya getirmekti. Şehirlerin birliğini artırmak, önce yurt içinde sonra yurt dışında tanınırlığını artırmak. Bunu sağladığınızda turizmde çok olumlu bir etki yaratıyorsunuz. Bu şehirlere çok tehlikeli bir turizm akışı var. Turizmde bir yere gelmek istiyorsanız, dünyada öne çıkmak istiyorsanız kültür ve sanatınız ile farklısınız. İyice cilalayıp suya göre avantajlarını getirdiğinizde sitenize gelen ziyaretçi sayısı artar. Tanıtım olarak bize geri dönüyor, turizmimize katkı sağlıyor, bir ekosistem oluşuyor. Geçmişte Beyoğlu’nda trafik vardı. Elektrikli otobüsleri unutmayın. Alman lisesi mezunuyum. Beyoğlu sokak sokak sokak biliyorum. Göreve geldikten sonra ‘o değişimi nasıl geri getireceğiz’ konusuna odaklandık.
Kültür Yolu Şenlikleri ile ilgili tüm illerimizden talepler aldık. Önce Kültürel Yol İzini yaratırsınız. Kültür ve sanatın o bölgede kalıcı olmasını istiyoruz. Sadece festival süresini kısaltarak başarılı olamazsınız. Kayıtlı ve tarihi binalar da dahil olmak üzere kamu binalarından başlıyorsunuz ve yolun ana hatlarını çiziyorsunuz. Hazırlık süresi ortalama 3 yıl sürmektedir. Bu binalar için tadilat ve renovasyon çalışmaları yapmaktadır. Bedenin tamamlanmasından sonra, iş ruhu vermek için gelir. Aynı zamanda bir Kültür Yolu Festivali şeklini alır. Şimdi herkes bizden bayram istiyor. Başkent Kültür Yolu Festivalini gerçekleştirdik. Çanakkale’yi ilhak etmeye karar verdik. Gizemli Konya Şenliği’ni koruma altına aldık ve 8 Ekim’de Diyarbakır Sur Şenliği yapılacak. Bu yıl 5’e, gelecek yıl 10’a çıkacağız. Efes Kültür Rotasını İzmir’de başlatıyoruz, Nisan ayında gerçekleşecek. Gastro Festivali’ni Gaziantep’te bir kültür yoluna çevireceğiz. İki şehrimiz daha var.
Çanakkale’de kaleler ve kaleler var. Kilitbahir, Seddülbahir Kalesi, Hamidiye kalesi var. Onları keşfettik. Kısa sürede restorasyon çalışmalarını tamamladık. Kültür Rotası Festivalleri’nin bu yılki programına Çanakkale’yi de dahil ettik. Festival olmak, her kültür ve sanat etkinliğinin kültür ve sanat açısından ilgisini çekmesi demektir. En küçüğünden en yaşlısına kadar farkında olmalıdır. Ayrıca spor aktivitelerini birleştirmeniz gerekir. Festival ve etkinlik karıştırılmamalıdır. Parti dizileri festival değil, etkinliktir. Çanakkale’de Troy ile başladık. Çanakkale sakinlerine özellikle teşekkür etmek istiyorum. Çok şey aldılar. İlk etkinlikte 25 bin kişi seferber oldu. Kapanış partimize 35.000 kişi katıldı, 5-6 bin kişi yer bulamadığı için geri döndü. Modern sanatla ilgili sergiler, konserler ve etkinlikler içeriyordu. Çanakkale’de maraton yaptık. Bisiklet yarışmamız vardı. 112 etkinliğe binden fazla sanatçı katıldı. Çok iyi sonuçlar alındı. Çanakkale bitince Konya Mistik Festivali’ne başladık.
Konya International’ın karakterini genişlettik. Önümüzdeki yıl oradaki etkinlik sayısını ikiye katlayacağız. Büyükşehir Belediyesi ile koordineli çalışma fırsatı bulduk. Başladığımızda yılda iki kez dedik ve şimdi yılda bir tane başlatıyoruz. İstanbul’da 23 güne çıkardık ve uzattık. Diğer ilçelerde etkinlikleri 9 güne indirdik. Uluslararası avantajı erkenden getirmek istiyorsanız sanatçılarla bir yıl önceden rezervasyon yaptırın. Bu yöntemler arasında amacımız özel işletmelere zaman içinde destek sağlamaktır. Sistem biz olmadan da devam edebilmeli. Beyoğlu Kültür Yolu birçok yerde hazırlandı. Galata Kulesi restore edildi. Bir kafeterya, bir restoran ve personel için çalışma odaları içeriyordu. Daha da trajik olanı ise Boğaz’a bakan tuvaletlerin varlığı. Şimdi Topkapı Sarayı’ndan sonra en çok ziyaret edilen yer. Tarık Dhafer Kültür Merkezi sıfırdan restore edildi. Tiyatro ve sinema yapıldı. Hemen önümüzde Narmanly Hahn var. Alcazar, Mohamed Akef Evi, Atlas Koridoru ve Sinema Müzesi.
Türkiye dizi ihracatında ABD’den sonra ikinci sırada yer alıyor. Sinema yoktu. Gazilere vefa borcunu ödüyoruz. Bu binayı satın aldık ve sıfırdan restore ettik. Binanın kendisi aslında ayrı bir müzedir. İçinde bir hazine bulundu. Oradan devam ederek, altında Taksim Camii ve Kültür Merkezi var. Son durak Atatürk Kültür Merkezi. İki bin kişilik bir opera salonu var. 800 kişinin konaklayabileceği çok amaçlı bir salonu vardır. Kültür sokakları var. Bitirdikten sonra, böyle bir organizasyonu, kültürel bir yol festivalini getirebilirsiniz. Başkentin arkasında Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binası var. 26 yıldır bitmeyen bir süreç var ve orada bitmeyen bir inşaat yok. Senfoni orkestrası binasını adaya çevirdik. Eski binayı restore ettik. Bahçeyi bünyemize kattık. Olay bölgelerinin birlikte çalıştığı ve her şeyin tamamen metro bağlantıları ile çözüldüğü bir ortam yarattık.
AKM’de dünyanın en iyi teknolojik tiyatro sistemleri kullanıldı. Dünyanın en iyi ve en pahalı teknolojisi kullanıldı. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası bir mimari şaheserdir. Resim Heykel Müzesi ile Etnografya Müzesi’nin restorasyonunu tamamladık. Roma hamamının dezavantajlarını tamamladık. Bitirdikten sonra, 4.7 kilometrelik bir parkur oluşturursunuz. Bedeni onarırsın, organları yaparsın ve ona ruh verirsin. Tüm festivaller gastronomi içerir. Farkındalık yarattığınız zaman Michelin radarını yakalarsınız. Gelip yıldız veriyorlar.
Diyarbakır Sur’da yol yaptık. Kutular var. Yaklaşık 2,2 kilometre uzunluğunda bir yoldur. Sekizde başlar. 16’sında kapanacak. Beyoğlu’nda olduğu gibi her türlü kültürel etkinliğin yapıldığı bir organizasyon. Tiyatro, modern sanat ve Türk halk müziği olacak. seyir alanları bulunmaktadır. Yabancı sanatçılar katılacak. Çocukların da olduğu ortamlar olacak. 12 sergi olacak. Cezeri’den Da Vinci’ye diye bir galeri var. Sadece devlet tiyatrolarında değil, Yılmaz Erdoğan ve Demat Akbağ’ın oynadığı birçok oyun var. Oprah olacak. 3 dönem olacak. GastroDiyarbakır var. Kültür ve sanatı içeren tüm etkinlikleri koyarız. Diyarbakır halkı da büyük bir güven içindedir.
Adana’da portakal çiçeği festivali var. Oradaki komite çok iyi gidiyor ve biz onu destekliyoruz. Turizm Geliştirme Ajansı iş birliği ile yurtdışından çok sayıda editör, kanaat önderi ve YouTuber getiriyoruz. İkiniz de etkileşimi, markayı ve şehri tanımayı garanti ediyorsunuz. Bu binaları yapmazsanız, burada büyük sanat kurumlarını çalıştıramazsınız. Oditoryumunuz yoksa Berlin Filarmoni gelmez. Yabancı sopranolar gelmiyor. Böyle bir şehirde, salona dahil etsen gelirlerdi. Hepsi çok mutlu dönerler. Hepsi çok şaşırır. Türkiye’nin kültür ve sanat merkezleri beklentilerinin çok üzerinde. Referansımız oluyorlar. Onlar bizim en büyük tanıtım elçilerimiz oldular.
Ayrıntılar geliyor…
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın