"Enter"a basıp içeriğe geçin

Herkesi peçe teklifine destek vermeye davet ediyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısının ardından yaptığı konuşmada, “Demokrasiyi savunan herkesi, örtülü anayasa değişikliği teklifine destek vermeye çağırıyoruz.”

Son dönemde Türkiye’de örtünmenin yasal ve anayasal güvenceleri ortaya çıktı.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başörtüsüne ilişkin kanun teklifi sunarak bu konunun yasal güvence altına alınması gerektiğini duyurdu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bundan sonra kanun teklifinin yeterli olmayacağını, davanın anayasal güvence altına alınması gerektiğini belirterek talimat verdi.

TBMM’de anayasa değişikliği teklifi

Cumhur İttifakı’nda paydaşların üzerinde çalıştığı anayasa teklifi tamamlandı.

Hazırlanan anayasa değişiklik teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyla ilgili açıklama yaptı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki kabine toplantısının ardından millete seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu konuya değindi.

Herkesi bu öneriye destek vermeye davet ediyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, demokrasiyi savunan herkesi anayasal örtünün değiştirilmesi önerisine şu ifadelerle destek vermeye çağırdı:

Küresel vesayet araçlarının ülkemizdeki temsiline dayalı siyaseti halka değil, ülkemizdeki temsiline dayalı olarak uygulamaya çalışmak, birinci yüzyılın Cumhuriyet tecrübesinden faydalanmadığı anlamına gelmektedir.

Geçtiğimiz günlerde TBMM’ye sunulan ve başörtüsü özgürlüğünü garanti altına almayı ve aile kurumunu güçlendirmeyi amaçlayan anayasa değişikliği teklifi, ülkemizin sorunlarını milli iradeyle çözme kararlılığının son örneğidir. .

Herkesi bu öneriye destek vermeye davet ediyoruz. Demokrasiyi savunan herkesi başörtüsüne ilişkin anayasa değişikliği teklifine destek vermeye çağırıyoruz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Herkesi peçe teklifine destek vermeye çağırıyoruz

“Bu ülkenin hiçbir vatandaşının başka bir vatanı yoktur”

Türk asrına girerken odaklanmamız gereken nokta, milli meselelerde birlik, beraberlik ve dayanışma içinde çalışabilmemiz gerektiğidir. Bu memlekette bizim bilmediğimiz başka bir vatanı olan vatandaş yoktur.

Türkiye’yi yıkıcı değil yapıcı bir rekabetle buluşturmada rol oynayacağımıza inancım tamdır.

antalya sel felaketi

Ülkemiz, sel felaketinin yaşandığı Antalya’da tüm kurumlarıyla çalışmalarını sürdürüyor.

“Vatanımıza ve milletimize hizmetin iki haftasını geride bıraktık”

Son kabine toplantısının ertesi günü turizm uzmanlarımızla bir araya gelerek ülkemize sağladıkları katkılardan dolayı kendilerine teşekkür ettik. Aralık ayının ilk günü Milli Güvenlik Kurulu toplantısını yaptık.

Şanlıurfa’da sokaklardan meydana milletimizi coşkuyla, samimiyetle kucakladık, hasretini çektik. TİSK Genel Kurulu’nda dünden bugüne ve yarına işverenlerimizle ülkemiz ekonomisini değerlendirdik.

Cuma günü TRT World toplantısında dünyada olup bitenlere dair görüşlerimizi katılımcılarla paylaştık. Aynı gün Bulgaristan Cumhurbaşkanı ile ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdik. Cumartesi günü Samsun’daydık. Bizleri sevgiyle kucaklayan hemşehrilerimizle bir araya gelerek toplu açılışlar gerçekleştirdik.

Bu sabah İstanbul’da katıldığımız Türkiye İnovasyon Haftası vesilesiyle ülkemizin üretme, düşünme ve tasarlama gücünü bir kez daha görme fırsatı bulduk. Vatanımıza ve milletimize hizmet ettiğimiz iki haftayı geride bıraktık.

“Cumhuriyetimizin 100. yılını yaşamak sözle, şarkıyla, şiirle olmaz”

Bu hafta da yurt içi ve yurt dışında planladığımız birçok programla ülkemize iş kazandırmaya ve milletimize hizmet etmeye devam edeceğiz. Milli mücadelenin simgesi olan birçok etkinliğin 100. yılını Covid-19 salgını nedeniyle coşkuyla değerlendiremedik. Milli mücadelenin her adımı geçmişten geleceğe bir hesap verme vesilesidir.

Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamak sözle, şarkıyla, şiirle olmaz. Bizim için istiklalimize ve istikbalimize yakışır iş ve hizmetlerle milletimizin karşısına çıkmaktır.

Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak tarihsel bir dönüşüme girdiği bu dönemde, Türkiye’nin yüzyıl vizyonu çok daha hayati bir önem kazanmıştır. Kendi içimizde uygulamamız gereken bazı şeyler var. Cumhuriyetimizin ilk yüzyılında zamanımızı ve enerjimizi tüketen tartışmaları geride bırakmalıyız.

“Türkiye’yi ana akımdan ayıracak çalışmalara odaklandık”

Aynı şeyleri tekrar tekrar yapıp farklı sonuçlar beklemek, hayata ve siyasete sağduyunun bakış açısı olamaz. Yönetim sisteminin tartışılmasından, büyük projelerin ele alınmasına kadar sağlıksız bir bakış açısının örneklerini görmek bizleri üzüyor.

Yakın geçmişte olanlarla ilgili kişisel görüşlerimiz ne olursa olsun, hepimiz ortak geleceğimize odaklanmalı, zamanımızı ve enerjimizi bu yönde kullanmalıyız.

Tarihimizi bir savaş, ayrılık ve öfke alanı olmaktan çıkarıp Türk Yüzyılına şevk ve kararlılıkla bakabildiğimiz sürece bu millete karşı sorumluluğumuzu hakkıyla yerine getirebiliriz.

Türk Asrıyla birlikte çocuklarımızı nesillerin özlediği güvenlik ve refah düzeyine yetiştirmek istiyoruz. 85 milyon insanla bu mücadeleyi göğüsleyerek, tüm dostlarla, kardeşlerle, mazlumlarla, insanlıkla yan yana çalışarak başarıya ulaşacağımıza inanıyorum.

Ülkemiz ve milletimiz üzerinde amansız hesaplar yapan emperyalist yapılara karşı da aynı mücadeleyi tek vücut, tek yürek vermek zorundayız. Milli iradenin gücüne değil, emperyalistlerin iyiliğine güvenmeye devam etmek, tarihten ders almamak demektir.

Ülkemize dair değerlendirmeler yaparken küresel krizlerin ve fırsatların önümüze çıkardığı tabloyu da göz ardı etmiyoruz. İnsanlığın enerjiden gıdaya, sağlık ve güvenliğe kadar hemen hemen tüm temel ihtiyaçlarında sorunlar artarken, Türkiye’yi genel gidişatın dışına çıkaracak çalışmalara ağırlık verdik.

Yine çirkin skorlar kıracağız.

Bu süreçte ciddi bedeller ödememize neden olan sorunlarla karşılaştık. Bu sorun bir zamanlar sınırlarımıza yönelik, şehirlerimizi tehdit eden terör saldırılarıydı. Kararlılık ve cesaretle hayata geçirdiğimiz yeni güvenlik stratejimiz ile bu dönemi tehditleri kaynağında bertaraf ederek aştık.

Terör örgütlerinin verdikleri ağır kayıplara rağmen tırmandırmaya çalıştıkları saldırıların artmasına neden olan sebepleri biliyoruz. Yine çirkin skorlar kıracağız.

“Yıllık enflasyonun birkaç ay sonra yüzde 40’lara düşeceği açıkken…”

Küresel sorunların gündeme getirdiği bir diğer sorun da enflasyon ve hayat pahalılığı. Bu sorunun iç ve dış nedenleri vardır. Dış nedenlerin dengelenmesi biraz zaman alacak gibi görünüyor. Kimi panik, kimi art niyetle, kur ve maliyetlerdeki artışla açıklanamayacak kadar büyük fiyat artışlarıyla karşı karşıya olduğumuz bir gerçek.

Ekim ayı işsizlik rakamları, istihdamda devam eden artışı göstermeye devam ediyor. Döviz rezervlerimizin ve istihdam olanaklarımızın arttığı bir dönemde daha kolay konularla kendimizi durduramıyoruz.

Ülkenize güvenin ve koruyun. Ülkeni destekle. Kısa vadeli ve kazanç kaygılarınız nedeniyle ülkenizin geleceğine zarar verecek her türlü tasarruftan kaçının.

Elbette herkes alnının teriyle kazanacak. Vatan ve milletin kaybettiği bir ortamda, şahıslara kazanç gibi görünen hesaplar aldatıcıdır.

Yıllık enflasyonun birkaç ay sonra yüzde 40’lara düşeceği açıkken, yine de başka hesaplarla işaretleri işaretlemek doğru değil. Asgari ücret, personel ve emekli maaşları başta olmak üzere çalışanların refah düzeylerindeki bozulmayı, enflasyon maskesi arkasına saklanan Haremzad’ın başarısızlığını telafi etme çabalarımızı izleyemeyiz.

2024’te enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız.”

Bu ülkenin 85 milyon vatandaşının ortak geleceği ve çıkarları bizim için her bireyin kişisel çıkar hırsından daha önemlidir. Enflasyonu 2023’ün sonunda yüzde 20’lere, 2024’te ise tek haneli rakamlara indirmek için hedeflediğimiz gibi ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız.

2023’te herkes yüzde 20 seviyesinde hesabını yapmalı. Aksi yönde hareket edenlerle biz hükümet olarak gerekli cevabı vermek için gücümüzü ve milletimizin iradesini kullanacağız.

Tekrar onaylıyorum. Biz kimsenin eylemine, gücüne, alımına, satımına, kârına, kârına karşı değiliz. Karşı çıktığımız sadece ekonomik kurallar değil, akıl ve vicdanı aşan niyet ve eylemlerdir. Piyasa denen ve insan geri bildirimleriyle de çalıştığına inandığım mekanizmanın artık insanımızın sabrını zorlamayacağına inanıyorum.

En pahalı malın en pahalı hizmet, en pahalı hizmetin ise en ulaşılmaz olduğu gerçeğini göz önünde bulundurarak girişimcilerimizi destekleyeceğimizi unutmayın. Yeter ki devletin çıkarlarını ve hükümetin programını gözetenlere fırsat verilmemeli.

Kemal Diyarbakır Bey’in annelerini kaç kez ziyaret ettiniz?

Mesela PKK tarafından annelerinin kucağından alınıp dağa götürülen, silah verilen, liderler tarafından kötü muameleye maruz kalan kızlarımızdan da aynı tepkiyi bekliyoruz. Kemal Diyarbakır Bey’in annelerini kaç kez ziyaret ettiniz? Kaç kez kaçırılan kızlarınız ile satan annelerinizi ziyaret ettiniz?

Bir siyasi partinin teşkilatlarında, belediyelerinde onlarca ihlale aynı kararlılıkla eğilmesini bekliyoruz. Diyarbakırlı annelerin çocuklarını örgütün pençelerinden kurtarmak için verdikleri mücadeleyi görmezden gelenlerin, bu konudaki cüretin ahlaklı olmaktan kaynaklandığına nasıl inanalım?

Failin şahsiyeti ilkesinin arkasına saklanarak, geçmişte yaşanan olayla tüm dini grupları aşağılamaya çalışanların samimiyetine nasıl inanacağız?

“Parlamentoya sırtınızı dönerek bakanıma ders veremezsiniz.”

Zaten ilk mağduriyet başvurusundan bu yana tüm teşkilatlarımızla bu konuyu sahiplendik. Bu konuda tepkisini gösteren her vatandaşın hassasiyeti başımızın tacıdır. Parlamentoya sırtınızı dönerek bakanıma ders veremezsiniz.

Arkanı dönerek başka şeyler yaptığının farkında değilsin. PKK’nın istismarına uğrayan çocuklarımıza, onların Meclis’teki uzantılarına, sosyal medya ve benzeri mecralara göz yumanların, halkımızın değerlerine saldırarak halkımızın idamına razı değiliz.

Bu sorunu her düzeyde izlemeye ve çözmeye devam edeceğiz.

Yeraltı doğal gaz depolama tesislerimizin kapasitesi 6 milyar metreküp.

Geride kalan 20 yılda enerjinin her alanında çok önemli atılımlar yaptık. Uzun zamandır beklenen Fatih sondaj gemisinin keşfi müjdesini verdik. Bölgedeki yeni keşiflerle ilgili gelişmeleri çalışmaların tamamlanmasının ardından kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz. Şu anda, cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında yerli gazımızı milletimize ulaştırma kararlılığındayız.

Fatih, Yavuz ve Kanuni ile Karadeniz’de faaliyet gösteren 51 gemi bulunmaktadır. 2200 metre deniz altından 170 kilometre boru döşedik.

Tuna 1 kuyusundan başlayarak 15 adet arama, arama ve üretim kuyusunun sondajını tamamladık.Gazı karada işleyecek olan Velius doğalgaz işleme tesisinin yüzde 85’ini tamamladık.

Sadece Karadeniz gazıyla yetinmiyoruz. Ayrıca boru hatlarını ve gaz depolama tesislerini genişlettik. Yeraltı doğal gaz depolama tesislerimizin kapasitesi 6 milyar metreküp.

Bunu 10 milyar metreküpe çıkaracağız. Silivri’de 4,6 milyar metreküp hacme sahip doğal gaz tesisini cuma günü hizmete açacağız.

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir