"Enter"a basıp içeriğe geçin

Hasan Tahsin kimdir, milli mücadeledeki yeri ve önemi nedir? Hasan Tahsin nerede savaştı?

Gazetecilik ve yazarlık çalışmalarının yanı sıra özel bir kuruluşa da üyedir. Hassan Tahsin’in katili nerede? İşte tüm detaylar…

Hasan Tahsin kimdir?

Hasan Tahsin 1888 yılında Selanik’te doğdu. Öğretmenlik hayatına Mustafa Kemal Atatürk’ün de okuduğu Şemsi Efendi Mektebi’nde başlayan Hasan Tahsin, Selanik Feyziye Mektebi’ni bitirdikten sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’nden burs alarak İttihat ve Terakki’de eğitim gördü. Fransa’da Sorbonne.

Hassan Tahsin’in hayatını merak edenler arasında en merak edilen konulardan biri Hasan Tahsin’in gerçek adı sorusunun cevabı nedir. Hassan Tahsin’in gerçek adı Osman Neferis’tir.

Osman Neferis Bey Hasan Tahsin’in hikayesi şöyle: Osman Neferis Bey; Paris’te İttihat ve Terakki Komitesi’nde bir istihbarat örgütü olan Birlik Özel Teşkilatında görev yaptı. İstanbul’a dönüşünden sonra, Osmanlı İmparatorluğu onu Balkanları karıştırmaktan sorumlu İngiliz ajanları Buxton Brothers’ın faaliyetlerini engellemekle görevlendirdi. Görevi üzerine Romanya’nın başkenti Bükreş’e giden Osman Nefris Bey, Buxton kardeşlere suikast düzenleyerek tutuklanarak 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Daha sonra I. Dünya Savaşı sırasında Almanya’nın Romanya’ya girmesi ve İstanbul’a dönmesi üzerine serbest bırakıldı. İstanbul’a döndükten sonra verem tedavisi için yurt dışına çıkmak zorunda kalan Osman Neferis, tanınmamak için pasaportuna Hasan Tahsin adını yazmış ve bundan sonra hep bu ismi kullanmıştır.

Hasan Tahsin’in milli mücadeledeki yeri ve önemi nedir?

Milli mücadele sırasında Hasan Tahsin ne yaptı? soruyu cevapla; “1919’da İzmir’in işgalinden sonra Yunan işgalci askerlere ilk kurşunu sıktı.” Bu özellik iyi bir gelişmedir. Ulusal direnişin sembolik adı olarak tarihteki yerini almıştır.

15 Mayıs 1919 sabahı Yunan gemileri Patrice ve Atronitus İzmir’e yanaştı ve Yunan Evzon Alayı İzmir’e girdi. Daha sonra 5. Piyade Alayı, Yunan gemisi yanaşmış olarak Ponta İskelesi’ne indi. İzmir’e ayak basan Yunan askerlerinin ilk hedefi Kadıfikal’i işgal etmek oldu.

Yunan askerlerinin İzmir’e geldiği haberini 13 Eylül’de alan Rumlar, Kordonboyu’nda ellerinde çiçekler ve bayraklarla toplanarak Yunan askerlerini karşıladı.

Yunan ordusunun şehre doğru ilerlemeye başlamasının ardından, sabahın erken saatlerinden beri orada bulunan Hasan Tahsin, kalabalığı bastı ve beraberinde getirdiği tüfekle düşmana ilk kurşunu ateşledi: “Hayır. , böyle bir el sıkışmadan giremezler.”

Yunan işgalcilere tüfeğini ateşleyen Hasan Tahsin. Henüz 31 yaşında iken Yunan alayının ateşi ve ardından gelen süngü vuruşlarıyla şehit oldu.

Hassan Tahsin’in düşmana attığı bu ilk kurşun, ülkenin diğer bölgelerindeki direnişin bir örneğiydi. Bu özelliğinden dolayı Hasan Tahsin, attığı ilk kurşunla Türk direnişinin simgesi haline geldi.

1973 yılında okulları ve ödülleri ile kendi adını taşıyan Hasan Tahsin adına İzmir’de “Hasan Tahsin I Heykeli ve Anıtı” açılmıştır. Her yıl 15 Mayıs’ta ölüm yıl dönümünde birçok sivil toplum kuruluşu bu anıtın önüne çelenk bırakır ve Hassan Tahsin bu şekilde anılır.

Diğer gönderilerimize göz at

[wpcin-random-posts]

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir