Ve 90.000 camide okuduğum hutbede çocuk evliliğinin dinde bir eşinin olmadığı belirtilmiş ve bunun büyük bir günah ve günah olduğu vurgulanmıştır.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Arbaş, bu hafta Cuma hutbesinde ele alınacak konunun çocuklar olduğunu açıkladı.
Bu kapsamda Türkiye genelinde 90 bin camide “Efendimizin Kıymetli Emaneti Çocuk” başlıklı hutbe okundu.
Binlerce kişinin saf tuttuğu camilerde hutbeler okunuyor. “Mallarınız ve evlatlarınız bir imtihandır ve büyük mükâfat Allah’ın yanındadır.” ayet f “Çocuğunuzun sizin üzerinizde hakkı vardır.” Konuşmaya başladı.
Hutbede şu ifadeler yer aldı:
“Bizim asli görevimiz çocuklarımızı sevgi ve güzel ahlakla yetiştirmektir.”
“Çocuklarımız, Allah’ın bize verdiği kıymetli bir emanet, hayatımızın neşesi, vatanımızın bereketi, ailemizin ümidi, geleceğimizin teminatıdır. Onun için bizim asli görevimizdir.” Sağlıklı bir aile ortamında, sevgi ve güzel ahlakla yetiştirdiğimiz çocuklarımızı her türlü ihmal ve istismardan korur, dini, ahlaki ve hukuki sorumluluğumuzdan İnsanlık korur.
Sevgili Müslümanlar! Maalesef çocuklarımızla ilgili vicdanlarımızı derinden yaralayan haberlerin çıktığı bir gündem içindeyiz. Çocukların yolsuzluk, ahlaksızlık, kanunsuzluk ve vicdansızlık için diğerlerinden daha fazla ödeme yapması üzücü.
“Zorla evlendirilmek büyük günah ve büyük günahtır.”
Savaşlar, trajediler, mülteci kampları ve yoksulluk açısından. Öte yandan ihmal, istismar ve insanlık dışı davranışların en büyük mağduru çocuklardır. Bu mağduriyetlerden biri de “küçük yaşta evlenme”, “çocuk yaşta evlilik”, “çocuk gelinler” gibi terimlerle gündeme gelen aşırılıktır.
Sevgili inananlar! Aile kurma sorumluluğunu üstlenmeden ve bunu İslam diniyle meşrulaştırmaya çalışmadan kızları zorla evlendirilmek büyük günahtır ve büyük günahtır.
Bu yanlış tutum ve söylemin İslam’ın evlilik anlayışıyla hiçbir ilgisi yoktur. Çocukların emeğinin, bedenlerinin ve geleceklerinin istismar edilmesi insanlığın iflasının bir göstergesidir.
Çocuk ihmal ve istismarının nerede, nasıl, ne zaman ve kimler tarafından insanlık dışı, akla, vicdana ve ahlaka aykırı olduğu kabul edilir.
Çocukları üzen, geleceklerini karartan hiçbir söz ve davranışın hiçbir mazereti ve meşruiyeti olamaz. Bir çocuğun hayatını karartmak insanlığa ve vicdana karşı işlenebilecek en büyük suçtur. Cenab-ı Allah’ın ve insanlığın hesabının sorulmayacağı ağır bir suçtur.
Rüşt yaşına gelmeden evlenmek mümkün değildir.
Sevgili inananlar! Çocukların erken yaşta evlendirilerek çocuk istismarını Sami dinimiz İslam ile anarak, İslami kimliğin zedelendiği bir sürece dönüştürmesi kabul edilemez. İslam’a göre kadın ve erkek, aile kurmanın anlam ve sorumluluğunu kavrayacak reşit olmadan, duygusal, bedensel, ruhsal ve zihinsel olgunluğa erişmeden evlenemezler.
Çünkü ergenlik evlilik için yeterli değildir. Ergenlik biyolojik bir süreçtir. Evlilik rıza gerektirir. Aslında, kanun ülkemizde asgari evlenme yaşını on sekiz olarak belirlemektedir. Evlilik yaş sınırlarına herkesin, özellikle de anne babanın uyması, dinen gerekli bir davranış ve ailede kalıcı huzur ve mutluluğun sağlanmasının en önemli şartıdır.
“Müslümanlara ortak koşmaya çalışanlara karşı uyanık olalım”
Sevgili Müslümanlar! Allah’ın emaneti olan evlatlarımız, vicdan ve merhamet açısından insanlığın ve toplumun en doğru ölçüsüdür. O halde geleceğimizin ümidi olan çocuklarımıza karşı sorumluluklarımızın bilincinde olalım. Eğitimlerine ve psikolojik, sosyal, kültürel, dini ve ahlaki gelişimlerine dikkat edelim.
Çocuklarımıza yönelik her türlü ihmal ve istismara karşı birlikte mücadele edelim. Çocuk istismarı gibi hassas bir konuyu sübliminal mesajlarla İslam’a ve Müslümanlara bağlamaya çalışanlara karşı uyanık olalım. Unutmayalım ki insanlık, çocukların güvenliğini ve huzurunu sağlamadığı sürece asla iyiliğe ulaşamaz. Hutbemi Kuran’ın bize öğrettiği şu dua ile bitiriyorum: “Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı gözümüzün nuru eyle ve bizi Allah’tan korkanların önderleri kıl.”
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın